Çavdar
Buğdaygiller (Poaceae,Gremineae) ailesinden olan çavdar, soğuğa dayanıklı ve yüksek rakım tahıllarındandır. Zor iklim koşullarına dayanıklılığı sayesinde verimsiz topraklarda da hasadı yapılabilmektedir. Sonbaharda ekilen çavdar, yaz başında toplanır. Yüksek besin değeri nedeniyle günümüzde büyük popülerlik kazanan çavdar (Secale tahıl), son zamanlarda daha da popüler hale gelen bir tahıldır. İlk kez MÖ 400 yıllarında Güney ve Güneybatı Asya ve Anadolu’da yetiştirildiği bilinmektedir. Avrupa’da çavdar sadece Almanya ve İskandinav ülkelerinde popülerdir. Orada, yaygın olarak tüketilir ve yüzyıllardır fakirlerin gıdası olarak kabul edilir. Buğday ve çavdar tanesine benzer. Bununla birlikte, çavdar tanesi daha uzun ve daha sivri bir şekle sahiptir. Çavdar başakları buğdayınkinden daha büyük yapıdadır. Çavdar, sarımsı kahverengiden grimsi yeşile kadar değişen renklere sahiptir. Çavdar, dayanıklı olsa da ergot adı verilen özel bir mantar en büyük düşmanıdır.
Bu yüzden toksik alkaloidler üretirler. Çavdar hasadında, çavdar tanelerinin kabuğunun çıkarılması ve bir sonraki işleme aşamasından önce temizlenmesi gerekir. Bu uygulama ile faydalı vitamin ve minerallerin bir kısmı kaybolur, ancak süreç sayesinde potansiyel toksik bileşenlerin ortadan kaldırılmasını sağlar.
Çavdar unu diğer tahıl unlarıyla karıştırıldığında daha iyi sonuç verir.
Yılda 15 milyon tondan fazla üretimi yapılmaktadır.
Daha çok un ve hayvan yemi olarak kullanılır.
Çavdarın Sağlık Faydaları
Karbonhidrat kaynağı olan çavdar yapısında protein, potasyum ve B vitaminleri içerir.
Zengin Lif Kaynağıdır;
Çavdar lif bakımından zengindir: Tam tahıllı çavdar unu, gerekli diyet lifi açısından tam tahıllı buğday unundan daha zengindir. Lifler bağırsak fonksiyonunu uyarır ve kabızlık riskini azaltır. Yiyecek kütlesinin viskozitesini arttırırlar, böylece mide ve ince bağırsağın boşalmasını yavaşlatırlar. Böylece yeme isteğini azalarak tokluk hissini arttırır.
Daha Düşük Gilisemik İndekse Sahiptir;
Çavdar unu daha düşük bir glisemik indekse sahiptir ve tip 2 diyabet için önerilebilir.
Gıda kütlesinin artan viskozitesi, çavdar ununda bulunan nişastanın sindiriminin gecikmesine yol açar. Bu nedenle, çavdar unu tüketiminden sonra kan şekeri artışı, buğday unundan üretilene göre daha azdır. Çavdar ekmeğinin düşük glisemik indeksi, sabit bir kan şekeri seviyesine katkıda bulunur ve çavdar ekmeklerini tip 2 diyabet hastaları için uygun gıda haline getirir.
Kolesterolü Düşürücü Etkileri Gözlemlenmiştir;
Çavdar ununda bulunan beta-glukanların kandaki yüksek LDL seviyelerini azalttığı kanıtlanmıştır.
Sindirim Sisteminin İşlevini Rahatlatır;
Çavdar, buğdaydan daha az nişasta ve fruktooligosakkaritler baskın olan daha fazla serbest şeker içerir. Liflerle birlikte özellikle bifidobakteri bakterileri başta olmak üzere bağırsak florasını uyarıcı etkiye sahiptirler yani probiyotik etki gösterirler. Probiyotiklerin bağırsak dengesi üzerinde faydalı bir etkisi vardır ve sonuç olarak sindirim sisteminin işlevini rahatlatıcı etkidedir.
Çavdar Antioksidan Etkiye Sahiptir;
Çavdar tohumları, antioksidan aktiviteye sahip polifenoller içerir.
Kardiyovasküler hastalık riskini ve safra taşı oluşumunu azaltır:
Araştırmalar, düzenli olarak bu ekmeği tüketen kişilerin, beyaz ekmek tüketicilerine kıyasla kalp hastalığı ve diğer kardiyovasküler hastalıklara yakalanma şansının %30 daha az olduğunu bulmuştur. Çözünmeyen lif açısından zengin gıdaların tüketimi, safra taşlarına karşı koruma sağlar. 2009 yılında yapılan bir araştırma, çavdar ürünleri tüketiminin safra taşı riskini %13 oranında azalttığını göstermiştir. Lifler, toksinlerle bağlanarak ve onları sistemden çıkararak vücudu koruyarak kolorektal kanser riskini azaltır.
Kaynakça:
https://chicagointernalcleansing.com/7-health-benefits-of-rye/
https://www.saglikaktuel.com/bitki-ansiklopedisi-cavdar-nedir-faydalari-nelerdir-1501.htm
https://www.saglikaktuel.com/bitki-ansiklopedisi-cavdar-nedir-faydalari-nelerdir-1501.htm
https://akademik.adu.edu.tr/myo/cine/webfolders/File/ders%20notlari/Tahil%20Teknolojisi%20I.pdf